Ostankino Kulesi
Televizyon görüntülerini taşıyan dalgalar, antenlerden çıkarak tüm
ülkeye ve hattâ, yapay uydular aracılığıyla, bütün dünyaya yayılır.
Antenler, mümkün olduğu kadar yükseğe; bazen, daha önce var olan
yapıların ve genellikle de, özel olarak inşa edilen kulelerin üstüne
yerleştirilir.
Bu kuleler, bugün, sayılamayacak kadar çoğalmıştır. Bazıları, olağanüstü bir yüksekliğe ulaşır. Sovyetler Birliğinde, Moskova’da bulunan Ostankino Kulesi bunlardan biridir. 7 Kasım 1967’de hizmete giren bu kulenin yüksekliği, anteninin tepesinde 533 metredir. New York’-taki World Trade Center kulesinin yüksekliği ise, anteniyle birlikte 526,70 metreyi geçmez.
Ostankino Kulesi, orijinal bir teknik özellik taşır: Beton sütununun iç yüzeyi, 150 çelik kabloyla sağlamlaştırılmıştır. Bu kablolar, rüzgârın ya da güneş sıcaklığının bozucu etkilerine karşı koyarlar. Bütün çok yüksek yapıların olduğu gibi, bu kulenin de tepesi, sürekli salınım halindedir.
44 katlı olan kulenin yukarısındaki üç katı, ziyaretçilere ayrılmıştır; buralara, çok hızlı asansörlerle çıkılır. 340 metre yükseklikteki en üst katta -Londra’nın posta kulesinde olduğu gibi-, bir döner lokanta yer alır. Bu lokanta, 360 derecelik tam dönüşünü bir saatte tamamlar. Oradan, şehrin seyrine elbette ki doyum olmaz.
Çelik ve betondan yapılmış bu dev kule insana kolayca yıkılıverecekmiş gibi gelir; oysa saatte 180 kilometre esecek rüzgârlara dayanır!
Biliyor muydunuz?..
Moskova Kulesi, biri renkli olmak üzere beş televizyon hattının yayınlarını ve en kısa dalgalar üzerinden altı radyonun programlarını iletir. Eurovision’un ihtiyaçlarını mükemmel bir şekilde karşılar.
Kule, her biri 17 metre yükseklikteki 10 beton sütun üzerinde durur. Temelleri, killi toprağın içine sadece 3,50 metre gömülü, dikdörtgen biçiminde bir taş döşemeden meydana gelmiştir. Ağırlığı 23 000 ton olan kulenin yapımında 15 000 metreküp beton dökmek gerekmişti.
Bir kontrol ekibi, hava değişikliklerinin kule üzerindeki etkilerini sürekli olarak denetler. Kule, saatte 180 kilometre hızla esen rüzgârlara karşı koyabilir (bu hızda rüzgâr, Moskova’da hiçbir zaman kaydedilmemiştir).
Olayların ne garip bir tekrarıdır ki, Fransa’da, XVIII. yüzyılın sonuna doğru, optik telgrafın mucidi Chappe tarafından semaforları yerleştirmek için seçilen yerlere şimdi Hertz röleleri kurulmuş bulunuyor.
Rekorlar, kırılmak üzere tesis edilir. 1967’den beri Moskova Kulesine ait olan yükseklik rekoru, bugün, KanadalIlar tarafından Ontario’nun merkezi Toronto’da inşa edilen televizyon kulesine geçmiş bulunuyor: bu kulenin yüksekliği, anteninin tepesinde 547,50 metreye ulaşır
Kaynak:Forumlar ve Siteler
Bu kuleler, bugün, sayılamayacak kadar çoğalmıştır. Bazıları, olağanüstü bir yüksekliğe ulaşır. Sovyetler Birliğinde, Moskova’da bulunan Ostankino Kulesi bunlardan biridir. 7 Kasım 1967’de hizmete giren bu kulenin yüksekliği, anteninin tepesinde 533 metredir. New York’-taki World Trade Center kulesinin yüksekliği ise, anteniyle birlikte 526,70 metreyi geçmez.
Ostankino Kulesi, orijinal bir teknik özellik taşır: Beton sütununun iç yüzeyi, 150 çelik kabloyla sağlamlaştırılmıştır. Bu kablolar, rüzgârın ya da güneş sıcaklığının bozucu etkilerine karşı koyarlar. Bütün çok yüksek yapıların olduğu gibi, bu kulenin de tepesi, sürekli salınım halindedir.
44 katlı olan kulenin yukarısındaki üç katı, ziyaretçilere ayrılmıştır; buralara, çok hızlı asansörlerle çıkılır. 340 metre yükseklikteki en üst katta -Londra’nın posta kulesinde olduğu gibi-, bir döner lokanta yer alır. Bu lokanta, 360 derecelik tam dönüşünü bir saatte tamamlar. Oradan, şehrin seyrine elbette ki doyum olmaz.
Çelik ve betondan yapılmış bu dev kule insana kolayca yıkılıverecekmiş gibi gelir; oysa saatte 180 kilometre esecek rüzgârlara dayanır!
Biliyor muydunuz?..
Moskova Kulesi, biri renkli olmak üzere beş televizyon hattının yayınlarını ve en kısa dalgalar üzerinden altı radyonun programlarını iletir. Eurovision’un ihtiyaçlarını mükemmel bir şekilde karşılar.
Kule, her biri 17 metre yükseklikteki 10 beton sütun üzerinde durur. Temelleri, killi toprağın içine sadece 3,50 metre gömülü, dikdörtgen biçiminde bir taş döşemeden meydana gelmiştir. Ağırlığı 23 000 ton olan kulenin yapımında 15 000 metreküp beton dökmek gerekmişti.
Bir kontrol ekibi, hava değişikliklerinin kule üzerindeki etkilerini sürekli olarak denetler. Kule, saatte 180 kilometre hızla esen rüzgârlara karşı koyabilir (bu hızda rüzgâr, Moskova’da hiçbir zaman kaydedilmemiştir).
Olayların ne garip bir tekrarıdır ki, Fransa’da, XVIII. yüzyılın sonuna doğru, optik telgrafın mucidi Chappe tarafından semaforları yerleştirmek için seçilen yerlere şimdi Hertz röleleri kurulmuş bulunuyor.
Rekorlar, kırılmak üzere tesis edilir. 1967’den beri Moskova Kulesine ait olan yükseklik rekoru, bugün, KanadalIlar tarafından Ontario’nun merkezi Toronto’da inşa edilen televizyon kulesine geçmiş bulunuyor: bu kulenin yüksekliği, anteninin tepesinde 547,50 metreye ulaşır
Kaynak:Forumlar ve Siteler
Yorumlar
Yorum Gönder